25.04.2009
Yusuf'u kaybettim
Yusuf'u kaybettim Kenan ilinde
Yusuf bulunur, Kenan bulunmaz
Bu aklı fikr ile Leyla bulunmaz
Bu ne yaredir ki çare bulunmaz
Aşkın pazarında canlar satılır
Satarım canımı alan bulunmaz
Yunus öldü deyu selan verirler
Ölen beden imiş, aşıklar ölmez
Benden İçeri
Severim ben seni candan içeri
Yolum vardır bu erkandan içeri
Beni bende demem bende değilim
Bir ben vardır bende benden içeri
Nereye bakar isem dopdolusun
Seni nere koyam benden içeri
O bir dilber dürür yoktur nişanı
Nişan olur mu nişandan içeri
Beni sorma bana bende değilim
Suretim boş yürür dondan içeri
Beni benden alana ermez elim
Kim kadem basa sultandan içeri
Tecelliden nasip erdi kimine
Kiminin maksudu bundan içeri
Kime didar gününden şule değse
Onun şulesi var günden içeri
Senin aşkın beni benden alıptır
Ne şirin dert bu dermandan içeri
Şeriat tarikat yoldur varana
Hakikat meyvası andan içeri
Dini terk edenin küfürdür işi
Ol ne küfürdür imandan içeri
Unuttum din diyanet kaldı benden
Bu ne mezhep dürür dinden içeri
Süleyman kuş dilin bilir dediler
Süleyman Süleyman'dan içeri
Geçer iken Yunus şeş oldu dosta
Kim kaldı kapıda andan içeri
Yolum vardır bu erkandan içeri
Beni bende demem bende değilim
Bir ben vardır bende benden içeri
Nereye bakar isem dopdolusun
Seni nere koyam benden içeri
O bir dilber dürür yoktur nişanı
Nişan olur mu nişandan içeri
Beni sorma bana bende değilim
Suretim boş yürür dondan içeri
Beni benden alana ermez elim
Kim kadem basa sultandan içeri
Tecelliden nasip erdi kimine
Kiminin maksudu bundan içeri
Kime didar gününden şule değse
Onun şulesi var günden içeri
Senin aşkın beni benden alıptır
Ne şirin dert bu dermandan içeri
Şeriat tarikat yoldur varana
Hakikat meyvası andan içeri
Dini terk edenin küfürdür işi
Ol ne küfürdür imandan içeri
Unuttum din diyanet kaldı benden
Bu ne mezhep dürür dinden içeri
Süleyman kuş dilin bilir dediler
Süleyman Süleyman'dan içeri
Geçer iken Yunus şeş oldu dosta
Kim kaldı kapıda andan içeri
17.04.2009
Sultan Hamid'in Ruhaniyetinden İstimdad
Nerdesin şevketlim, sultan hamid han? Feryâdım varır mı bârigâhına? Ölüm uykusundan bir lâhza uyan, Şu nankör milletin bak günâhına. Tahkire yeltenen tac-ü tahtını, Denedi bu millet kara bahtını; Sınad-ı sillenin nerm ve sahtını, Rahmet et sultanım suz-i âhına. Târihler ismini andığı zaman, Sana hak verecek, ey koca sultan; Bizdik utanmadan iftira atan, Asrın en siyâsî padişâhına. 'Pâdişah hem zâlim, hem deli' dedik, 'İhtilâle kıyam etmeli' dedik; Şeytan ne dediyse, biz 'belî' dedik; Çalıştık fitnenin intibahına. Dîvâne sen değil, meğer bizmişiz, Bir çürük ipliğe hülyâ dizmişiz. Sade deli değil, edepsizmişiz. Tükürdük atalar kıblegâhına. Sonra cinsi bozuk, ahlâkı fena, Bir sürü türedi, girdi meydana. Nerden çıktı bunca veled-i zinâ? Yuh olsun bunların ham ervâhına! Bunlar halkı didik didik ettiler, Katliâma kadar sürüp gittiler. Saçak öpmeyenler, secde ettiler. Bir asi zabitin pis külâhına. Bugün varsa yoksa ............. Şöhretinde herkes fuzuli dellal; Âlem-i mânâ'dan bak da ibret al, Uğursuz taliin şu gümrâhına. | Haddi yok, açlıkla derde girenin, Sehpâ-yı kazâya boyun verenin. Lânetle anılan cebâbirenin Bu, rahmet okuttu en küstâhına. Çok kişiye şimdi vatan mezardır, Herkesin belâdan nasîbi vardır, Selâmetle eren pek bahtiyardır, Bu şeb-i yeldânın şen sabahına. Milliyet dâvâsı fıska büründü, Ridâ-yı diyânet yerde süründü, Türkün ruhu zorla âsi göründü, Hem peygamberine, hem Allâh'ına. Sen hafiyelerle dem sürdün ancak, Bunlar her tarafa kurdu salıncak; Eli,yüzü kanlı bir sürü alçak, Kemend attı dehrin mihr-u mahına. Bu itler nedense bana salmadı, Bahalıydı başım kimse almadı, Seyrandan başkaca iş de kalmadı; Gurbet ellerinin bu seyyahına. Hoş oldu cilvesi Cumhuriyetin, Tadı kalmamıştı Meşrutiyetin, Deccal'a dil çalan böyle milletin, Bundan başka çare yok ıslahına. Lâkin sen sultânım gavs-ı ekbersin Âhiretten bile himmet eylersin, Çok çekti şu millet murada ersin Şefâat kıl şâhım mededhâhına. |
15.04.2009
Ben Beni (Seyyah Oldum)
Seyyah oldum pazar pazar dolaştım
Bir tüccara satamadım ben beni
Koyun oldum kuzum ile meleştim
Bir sürüye katamadım ben beni
Ben beni kendimi canımı özümü
Dostlar beni bir kazana koydular
Kırk yıl yandım daha çiğdir dediler
Ölceğimi gram gram yediler
Bir kantarada tartamadım ben beni
Ben beni kendimi canımı özümü
Deli gönlüm aktı gitti engine
Çok boyandım çok çiçekler rengine
Bir Mahsuni demiş oldum kendime
Olmaz olsun atamadım beni beni
Ben beni kendimi canımı özümü
Bir tüccara satamadım ben beni
Koyun oldum kuzum ile meleştim
Bir sürüye katamadım ben beni
Ben beni kendimi canımı özümü
Dostlar beni bir kazana koydular
Kırk yıl yandım daha çiğdir dediler
Ölceğimi gram gram yediler
Bir kantarada tartamadım ben beni
Ben beni kendimi canımı özümü
Deli gönlüm aktı gitti engine
Çok boyandım çok çiçekler rengine
Bir Mahsuni demiş oldum kendime
Olmaz olsun atamadım beni beni
Ben beni kendimi canımı özümü
14.04.2009
İlim ilim bilmektir
İlim ilim bilmektir
İlim kendin bilmektir
Sen kendini bilmezsin
Ya nice okumaktır
Okumaktan murat ne
Kişi Hak'kı bilmektir
Çün okudun bilmezsin
Ha bir kuru emektir
Okudum bildim deme
Çok taat kıldım deme
Eğer Hak bilmez isen
Abes yere yelmektir
Dört kitabın ma'nisi
Bellidir bir elifte
Sen elifi bilmezsin
Bu nice okumaktır
Yiğirmi dokuz hece
Okursun uçtan uca
Sen elif dersin hoca
Ma'nisi ne demektir
Yunus Emre der hoca
Gerekse bin var hacca
Hepisinden iyice
Bir gönüle girmektir
İlim kendin bilmektir
Sen kendini bilmezsin
Ya nice okumaktır
Okumaktan murat ne
Kişi Hak'kı bilmektir
Çün okudun bilmezsin
Ha bir kuru emektir
Okudum bildim deme
Çok taat kıldım deme
Eğer Hak bilmez isen
Abes yere yelmektir
Dört kitabın ma'nisi
Bellidir bir elifte
Sen elifi bilmezsin
Bu nice okumaktır
Yiğirmi dokuz hece
Okursun uçtan uca
Sen elif dersin hoca
Ma'nisi ne demektir
Yunus Emre der hoca
Gerekse bin var hacca
Hepisinden iyice
Bir gönüle girmektir
Canlar canını buldum
Canlar canını buldum bu canım yağma olsun
Assı ziyandan geçtim dükkanım yağma olsun
Ben benliğimden geçtim gözüm hicabın açtım
Dost vaslına eriştim günahım yağma olsun
İkilikten usandım birlik hanına kandım
Derdi şarabın içtim dermanım yağma olsun
Varlık çün sefer kıldı dost andan bize geldi
Viran gönül nur doldu cihanım yağma olsun
Geçtim bitmez sağınçtan usandım yaz u kıştan
Bustanlar başın buldum bustanım yağma olsun
Yunus ne hoş demişsin bal u şeker yemişsin
Ballar balını buldum kovanım yağma olsun
Assı ziyandan geçtim dükkanım yağma olsun
Ben benliğimden geçtim gözüm hicabın açtım
Dost vaslına eriştim günahım yağma olsun
İkilikten usandım birlik hanına kandım
Derdi şarabın içtim dermanım yağma olsun
Varlık çün sefer kıldı dost andan bize geldi
Viran gönül nur doldu cihanım yağma olsun
Geçtim bitmez sağınçtan usandım yaz u kıştan
Bustanlar başın buldum bustanım yağma olsun
Yunus ne hoş demişsin bal u şeker yemişsin
Ballar balını buldum kovanım yağma olsun
Bana seni gerek seni
Aşkın aldı benden beni Bana seni gerek seni Ben yanarım dün ü günü Bana seni gerek seni Ne varlığa sevinirim Ne yokluğa yerinirim Aşkın ile avunurum Bana seni gerek seni Aşkın aşıklar oldurur Aşk denizine daldırır Tecelli ile doldurur Bana seni gerek seni Aşkın şarabından içem Mecnun olup dağa düşem Sensin dünü gün endişem Bana seni gerek seni | Sufilere sohbet gerek Ahilere ahret gerek Mecnunlara Leyla gerek Bana seni gerek seni Eğer beni öldüreler Külüm göğe savuralar Toprağım anda çağıra Bana seni gerek seni Cennet cennet dedikleri Birkaç köşkle birkaç huri İsteyene Ver anları Bana seni gerek seni Yunus'dürür benim adım Gün geçtikçe artar odum İki cihanda maksudum Bana seni gerek seni |
13.04.2009
Sakın terk-i edebden
Sakın terk-i edebden kûy-ı mahbûb-ı Hudâ'dır bu
Nazargâh-ı İlâhî'dir Makâm-ı Mustafâ'dır bu
Felekde mâh-ı nev Bâbü's-Selâm'ın sîneçâkidir
Bunun kandîlî Cevzâ matla-ı nûr u ziyâdır bu
Habîb-i Kibriyâ'nın hâbgâhıdır fazîletde
Tefevvuk kerde-i Arş-ı Cenâb-ı Kibriyâ'dır bu
Bu hâkin pertevinden oldu deycûr-ı adem zâil
Amâdan açdı mevcûdât düçeşmin tûtiyâdır bu
Mürâât-i edeb şartıyla gir Nâbî bu dergâha
Metâf-ı kudsiyândır cilvegâh-ı enbiyâdır bu
*Burası; Allah Sevgilisi'nin beldesi, Hazret-i Peygamber'in Cenab-ı Hakk'ın nazar buyurduğu Temiz Bahçe'si (Ravza-i Nebî)dir; (öyleyse) edep hatası işlemekten (tir tir titreyerek) sakın!
*Bu gökteki yeni ay, Selâm Kapısı'nın (Bâbu's-selâm) yüreği yanık aşığıdır; (Öyle ki, göklerdeki) Cevza Yıldızı bile ışığını, onun kandilinin nurundan almaktadır.
*Bu Allah'ın yüce Sevgilisi'nin mübarek İstirahatgâhı (Türbesi)'nın fazileti öyle yüksektir ki, Cenab-ı Hakk'ın izni ve rızasıyla arşına çıkartılmıştır.
*İnsanlık karanlıktan, bu toprağın ışığı sayesinde kurtuldu. Çünkü o, mevcudatın gözlerine şifa veren bir sürmedir; o nur sayesinde görmeyen gözler bile açılır.
*Nabi, (kimin huzuruna çıktığını bir düşün ve) bu dergâha; edep şartlarına eksiksiz riayet ederek gir! (Zira) burası meleklerin bile (çok büyük bir edep ve saygıyla) tavaf ettikleri ve Peygamberler'in (öpercesine) tecelli ettikleri bir yerdir.
(http://www.kardelendergisi.com adresinden alınmıştır)
Nazargâh-ı İlâhî'dir Makâm-ı Mustafâ'dır bu
Felekde mâh-ı nev Bâbü's-Selâm'ın sîneçâkidir
Bunun kandîlî Cevzâ matla-ı nûr u ziyâdır bu
Habîb-i Kibriyâ'nın hâbgâhıdır fazîletde
Tefevvuk kerde-i Arş-ı Cenâb-ı Kibriyâ'dır bu
Bu hâkin pertevinden oldu deycûr-ı adem zâil
Amâdan açdı mevcûdât düçeşmin tûtiyâdır bu
Mürâât-i edeb şartıyla gir Nâbî bu dergâha
Metâf-ı kudsiyândır cilvegâh-ı enbiyâdır bu
*Burası; Allah Sevgilisi'nin beldesi, Hazret-i Peygamber'in Cenab-ı Hakk'ın nazar buyurduğu Temiz Bahçe'si (Ravza-i Nebî)dir; (öyleyse) edep hatası işlemekten (tir tir titreyerek) sakın!
*Bu gökteki yeni ay, Selâm Kapısı'nın (Bâbu's-selâm) yüreği yanık aşığıdır; (Öyle ki, göklerdeki) Cevza Yıldızı bile ışığını, onun kandilinin nurundan almaktadır.
*Bu Allah'ın yüce Sevgilisi'nin mübarek İstirahatgâhı (Türbesi)'nın fazileti öyle yüksektir ki, Cenab-ı Hakk'ın izni ve rızasıyla arşına çıkartılmıştır.
*İnsanlık karanlıktan, bu toprağın ışığı sayesinde kurtuldu. Çünkü o, mevcudatın gözlerine şifa veren bir sürmedir; o nur sayesinde görmeyen gözler bile açılır.
*Nabi, (kimin huzuruna çıktığını bir düşün ve) bu dergâha; edep şartlarına eksiksiz riayet ederek gir! (Zira) burası meleklerin bile (çok büyük bir edep ve saygıyla) tavaf ettikleri ve Peygamberler'in (öpercesine) tecelli ettikleri bir yerdir.
(http://www.kardelendergisi.com adresinden alınmıştır)
3.04.2009
Müsemmen
Ey dil ey dil niye bu rütbede pürgamsın sen
Gerçi virane isen genc-i mutalsamsın sen
Secde-ferma-yi melek zat-ı mükerremsin sen
Bildiğin gibi değil cümleden akvamsın sen
Ruhsun nefha-i Cibril ile tev'emsin sen
Hoşça bak zatına kim zübde-i alemsin sen
Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen
Merteben ayn-ı müsemmadadır esma sanma
Merci'in Halik-i eşyadadır eşya sanma
Gördüğün emr-i muhakkakları rüya sanma
Başkasın kendini suretle heyula sanma
Keşf ile sabit olan ma'niyi da'va sanma
Hakkına söylenen evsafı müdera sanma
Hoşça bak zatına kim zübde-i alemsin sen
Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen
İnleyip sırrını faş eyleme ağyara sakın
Düşme bilmezlik ile varta-i inkara sakın
Değmesin ahların kakül-i dildara sakın
Sonra Mansur gibi çıman olur dara sakın
Arz-ı acz etmeyesin yareden ol yare sakın
Bulduğun cevher-i alileri bi-çare sakın
Hoşça bak zatına kim zübde-i alemsin sen
Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen
Sendedir mahzen-i esrar-ı muhabbet sende
Sendedir ma'den-i envar-ı fütuvvet sende
Gizli gizli dahi vardır nice halet sende
Marifet sende hüner sende hakikat sende
Nazar etsen yer ü gök düzah u cennet sende
Arş u kürsi ü melek sendedir elbet sende
Hoşça bak zatına kim zübde-i alemsin sen
Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen
Hayfdır şah iken alemde geda olmayasın
Kader-alude-i ümmid-i rica olmayasın
Vadi-i ye'se düşüp hiç ü heba olmayasın
Yanılıp reh-ver-i sahra-yı bela olmayasın
Ademe muttasıl ol ta ki cüda olmayasın
Secdeler eyle ki merdud-ı Huda olmayasın
Hoşça bak zatına kim zübde-i alemsin sen
Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen
Gerçi virane isen genc-i mutalsamsın sen
Secde-ferma-yi melek zat-ı mükerremsin sen
Bildiğin gibi değil cümleden akvamsın sen
Ruhsun nefha-i Cibril ile tev'emsin sen
Hoşça bak zatına kim zübde-i alemsin sen
Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen
Merteben ayn-ı müsemmadadır esma sanma
Merci'in Halik-i eşyadadır eşya sanma
Gördüğün emr-i muhakkakları rüya sanma
Başkasın kendini suretle heyula sanma
Keşf ile sabit olan ma'niyi da'va sanma
Hakkına söylenen evsafı müdera sanma
Hoşça bak zatına kim zübde-i alemsin sen
Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen
İnleyip sırrını faş eyleme ağyara sakın
Düşme bilmezlik ile varta-i inkara sakın
Değmesin ahların kakül-i dildara sakın
Sonra Mansur gibi çıman olur dara sakın
Arz-ı acz etmeyesin yareden ol yare sakın
Bulduğun cevher-i alileri bi-çare sakın
Hoşça bak zatına kim zübde-i alemsin sen
Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen
Sendedir mahzen-i esrar-ı muhabbet sende
Sendedir ma'den-i envar-ı fütuvvet sende
Gizli gizli dahi vardır nice halet sende
Marifet sende hüner sende hakikat sende
Nazar etsen yer ü gök düzah u cennet sende
Arş u kürsi ü melek sendedir elbet sende
Hoşça bak zatına kim zübde-i alemsin sen
Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen
Hayfdır şah iken alemde geda olmayasın
Kader-alude-i ümmid-i rica olmayasın
Vadi-i ye'se düşüp hiç ü heba olmayasın
Yanılıp reh-ver-i sahra-yı bela olmayasın
Ademe muttasıl ol ta ki cüda olmayasın
Secdeler eyle ki merdud-ı Huda olmayasın
Hoşça bak zatına kim zübde-i alemsin sen
Merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen
Şarkı
Emrine dil-bestedir her dilber-i fettan senin
Şehr-i hüsnün şehriyarısın bugün ferman senin
Devreder vefk-ı muradınca bütün devran senin
Şehr-i hüsnün şehriyarısın bugün ferman senin
Gel kerem-kârını dil-i uşşâkı mahsûn eyleme
Gonceveş perverdegân-ı vaslı dil-hûn eyleme
Firkat âdet olmasun kan eyle kânûn eyleme
Şehr-i hüsnün şehriyarısın bugün ferman senin
Bağ-ı hicran vermesün gül-berg-i handanın dirig
Zâr u giryân olmasun uşşak-ı nâlanın dirig
Dest-bûs olmassa bârî etme dâmânın dirig
Şehr-i hüsnün şehriyarısın bugün ferman senin
Hûblar saf saf dizilmişler senin dîvânına
Tâifân-ı arş-ı a'lâ reşkeder ünvanına
Bir nazar kıl arz-ı hal-i Galib-i nalanına
Şehr-i hüsnün şehriyarısın bugün senin
Şehr-i hüsnün şehriyarısın bugün ferman senin
Devreder vefk-ı muradınca bütün devran senin
Şehr-i hüsnün şehriyarısın bugün ferman senin
Gel kerem-kârını dil-i uşşâkı mahsûn eyleme
Gonceveş perverdegân-ı vaslı dil-hûn eyleme
Firkat âdet olmasun kan eyle kânûn eyleme
Şehr-i hüsnün şehriyarısın bugün ferman senin
Bağ-ı hicran vermesün gül-berg-i handanın dirig
Zâr u giryân olmasun uşşak-ı nâlanın dirig
Dest-bûs olmassa bârî etme dâmânın dirig
Şehr-i hüsnün şehriyarısın bugün ferman senin
Hûblar saf saf dizilmişler senin dîvânına
Tâifân-ı arş-ı a'lâ reşkeder ünvanına
Bir nazar kıl arz-ı hal-i Galib-i nalanına
Şehr-i hüsnün şehriyarısın bugün senin
Gazel
Gencinen olsam vîrân edersin
Âyînen olsam hayrân edersin
Tîr-i nigehden dâğ-ı derûna
Baksan ne işler seyrân edersin
Sâkî kerâmet sende ya bende
Bahri habâba mihmân edersin
Nezzâre-i germ etdikçe ey çeşm
Âteşle âbı yek-sân edersin
Ey huşk zâhid dem urma meyden
Dest-i duâyı mercân edersin
Zâhid o meh-veş bir nûrdur kim
Büttür demezsin îmân edersin
Mâdâm uçarsın gözlerde ammâ
Rûyun perî-veş pinhân edersin
Tabl-ı tehîden gümdür suhanler
Bî-hûde Gaalib efgaan edersin
Etvâr-ı çerhe uy mevlevî ol
Seyrân edersin devrân edersin
Âyînen olsam hayrân edersin
Tîr-i nigehden dâğ-ı derûna
Baksan ne işler seyrân edersin
Sâkî kerâmet sende ya bende
Bahri habâba mihmân edersin
Nezzâre-i germ etdikçe ey çeşm
Âteşle âbı yek-sân edersin
Ey huşk zâhid dem urma meyden
Dest-i duâyı mercân edersin
Zâhid o meh-veş bir nûrdur kim
Büttür demezsin îmân edersin
Mâdâm uçarsın gözlerde ammâ
Rûyun perî-veş pinhân edersin
Tabl-ı tehîden gümdür suhanler
Bî-hûde Gaalib efgaan edersin
Etvâr-ı çerhe uy mevlevî ol
Seyrân edersin devrân edersin
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)